Şafilerde Teravih Namazı Kılma Rehberi

Giriş

Ramazan ayı, Müslümanlar için manevi bir yeniden doğuş zamanıdır. Bu mübarek ayda, ibadetlerin artırılması, Allah’a yakınlaşma çabaları ve ruhsal derinleşme hedeflenir. Teravih namazı, Ramazan’ın ruhunu yansıtan en önemli ibadetlerden biridir. Şafi mezhebine mensup olanlar için teravih namazının kılınışı, belirli kurallar çerçevesinde gerçekleştirilir. Bu makalede, Şafi mezhebine göre teravih namazının nasıl kılındığını detaylı olarak ele alacağız.

Öncelikle belirtmeliyiz ki, teravih namazı, Resulullah (sas) tarafından müslümanlara öğretilmiş bir sünnettir. Bu nedenle, teravih namazına olan inanç ve bağlılık, Müslümanlar için son derece önemlidir. Peygamberimiz, bu namazın faziletini vurgularken, samimiyetle kılınmasının gerektiğinin altını çizer. Dolayısıyla, teravih namazını kılmak, sadece bir gereklik değil, aynı zamanda ruhani bir deneyimdir.

Şafi mezhebine göre teravih namazının önemi, sünnet oluşunun yanı sıra, yapılan ibadetin manevi kazançlarının da derinliğindedir. Bu ibadeti anlamak, sadece ritüel bir uygulama değil, aynı zamanda Allah’a olan sevgi ve bağlılığımızın bir ifadesidir. Şimdi, adım adım teravih namazının nasıl kılındığına bakalım.

Teravih Namazının Hükmü

Şafiler, teravih namazını müekked bir sünnet olarak kabul ederler. Yani, bu namazın kılınması, hem erkekler hem de kadınlar için son derece faziletli bir ibadettir. Peygamberimiz (sas) bu konuda şöyle buyurmuştur: “Faziletine inanarak ve mükâfatını umarak Allah rızası için Ramazan gecelerini ibadetle geçiren kişinin geçmiş günahları bağışlanır.” (Buhari, İman, 27) Bu hadisten de anlaşılacağı üzere, teravih namazının vacip olmaması, onun önemsiz olduğu anlamına gelmez; aksine bu namaz, kalpleri arındırma ve ruhları huzur bulma yoludur.

Teravih namazının cemaatle kılınması da son derece sevaplıdır. Birey, evinde yalnız başına da kılabilir; ancak cemaatle kılınmasının getirdiği faziletten mahrum kalmamak için aile efradıyla birlikte kılmak daha iyidir. Resulullah (sas) döneminde de teravih namazı cemaatle kılınmış ve bu uygulama günümüze kadar sürdürülmüştür. Ayrıca, bu namazın kılınışı, Allah’a yaklaşma ve O’nun rızasını kazanma çabasının bir yansımasıdır.

Bu açıdan, teravih, sadece bir ibadet değil, topluma yönelik birlik ve beraberlik ruhunun da bir nişanıdır. Müslümanların evlerinde, camilerde bir araya gelerek bu ibadeti icra etmeleri, toplumsal ilişkileri güçlendirmekte ve kardeşlik bağlarını kuvvetlendirmektedir.

Teravih Namazının Kaç Rekat Olması

Şafi mezhebine göre, teravih namazı toplamda 20 rekâttan oluşmaktadır. Bu 20 rekât, her iki rekattın sonunda selam vererek yerine getirilecektir. Yani, her iki rekâtta bir selam vermek gerekmektedir. Bu durum, namazın sahih olması açısından önemlidir. Şafi mezhebinin bu yaklaşımı, kişinin teravih ibadetinin doğru bir şekilde yapılmasını sağlar.

Farklı mezhepler arasında teravih namazı konusunda farklı uygulamalar bulunmaktadır. Örneğin, Hanefi mezhebine göre teravih namazı, dört rekâtta bir selam verilerek de kılınabilmektedir. Ancak bu uygulama Şafi mezhebe mensup olanlar için geçerli değildir. Bu yüzden, teravih namazını kılarken hangi mezhebin kurallarına uyulduğu göz önünde bulundurulmalıdır.

Teravih namazının vakti, yatsı namazından sonra başlar. Yani yatsıdan sonra ferah bir ortamda kılınacak teravih, fecr-i sadık’ın doğmasına kadar sürebilir. Yatsı namazı, akşam namazında cem-i takdim şeklinde kılınsa bile, hemen ardından teravih de kılınabilir. Bu da teravih namazının ne zaman kılınması gerektiğini belirten önemli bir noktadır.

Teravih Namazının Kılınışı

Şafi mezhebine göre teravih namazının kılınışı, belli adımlar izlenerek gerçekleştirilir. Öncelikle, teravih namazı kılmak niyetiyle yapılmalıdır. Her iki rekâtta da niyet edilip iftitah tekbiri alınması gerekmektedir. Ardından, iftitah duasını okumak da ibadetin bir gereğidir. Bu dua, Fatiha suresinden önce okunmalıdır. İftitah duası, kişinin kalbinde Allah’a yakınlaşma isteğini belirtir ve ibadetin ruhunu besler.

Her teravih teheccüdünün sonunda, Peygamber Efendimiz’e salât-ü selam getirilmesi de kaynaklarda yer almaktadır. Bu uygulama, icra edilen ibadetin sevabını artırır. Bu sayede, hem teravih namazı hem de Peygamberimizin örnek alınması ön planda tutulmuş olur. İbadet boyunca okuyacağı sûrelerin uzun tutulması, manevi derinliği artırır ve kişiyi ibadeti sırasında keyiflendirebilir.

Teravih namazının ayakta kılınmasının, oturarak kılınmasına göre daha faziletli olduğu belirtilmektedir. Dolayısıyla, bu ruhani deneyimin, mescitte kılınması da evde kılınmasına göre daha faziletlidir. Böylece, toplumsal bir etkinlik oluşur ve cemaat ile yapılan ibadetlerin bereketi yaşanır.

Vitir Namazı ve Kunut Duası

Şafi mezhebine göre, Ramazan ayında vitir namazını cemaatle kılmak sünnettir. Vitir namazı, aslında teravih namazı sonrası kılınabilen bir namaz olup, özellikle Ramazan ayının ikinci yarısında son rekâtta rükûdan doğrulduktan sonra kunut duası okunması da sünnet olarak kabul edilir. Kunut duası, kişinin Allah’tan yardım istemesi ve O’na olan bağlılığını ifade etmesi için önemli bir hüzün ve dua anıdır.

Sabah namazının farzının ikinci rekâtında da, rükûdan kalktıktan sonra kunut duası okumak da yine önerilmektedir. Bu duaların okunması, bireyin manevi dünyasını zenginleştirir ve ruhanî bağlarını güçlendirir. Kunut duasının anlamı da, kişinin acı ve endişelerini, Allah’a arz etmesi ve her durumda O’na sığınmasıdır. Bu durum, Müslümanın Allah’a olan teslimiyetinin bir göstergesidir.

Vitir namazında bir araya gelen topluluk, manevi bir iklimin oluşmasına katkı sağlar. Ramazan ayının ruhunu daha derin hissetmek ve bireysel olarak ibadetlerin lezzetini artırmak amacıyla, birlikte namaz kılmak son derece önemli bir unsurdur.

Sonuç

Sonuç olarak, Şafi mezhebine göre teravih namazı, her yıl Ramazan ayında kılınması gereken önemli bir ibadettir. Bu ibadeti gerçekleştirirken, niyet, salât-ü selam ve diğer detayların doğru bir şekilde uygulanması manevi açıdan büyük bir önem taşır. Teravih namazı, sadece bir ibadet olmanın ötesinde, toplumun bir araya gelme ve birlik olma alışkanlığını güçlendirir. Bu şekilde, toplumsal bağlar kuvvetlenir ve yardımlaşma, dayanışma duyguları pekişir.

Her Müslümanın kalbinde yer eden teravih, ruhu arındırmanın ve Allah’a yakınlaşmanın en güzel yollarından biridir. Bu Ramazan ayını, bu ibadetle dolu dolu geçirerek, manevi huzur ve derin bir tatminle değerlendirmek ümidiyle, Allah’ın bizlere sunduğu bu güzel fırsatları en iyi şekilde değerlendirmek gerek. Sevgi, barış ve hoşgörü dolu günler dileriz.

Scroll to Top