Giriş
Namaz, İslam dininin en temel ibadetlerinden biridir ve her mezhep, bu kutsal ibadetin kılınışında belirli bir metodolojiye sahiptir. Şafi mezhebi de, bu bağlamda kendine özgü uygulamalara sahiptir. Bu yazıda, Şafii mezhebine göre namazın nasıl kılınacağına dair ayrıntılı bilgi vereceğiz. Namaz, bir müminin Rabbine olan bağlılığını gösterdiği bir ibadet olması hasebiyle, bu uygulamaların doğru bir biçimde gerçekleştirilmesi son derece önemlidir.
Namaz İçin Hazırlık
Namaz kılmadan önce, bazı şartların yerine getirilmesi gerekmektedir. Öncelikle, setr-i avret (avret yerlerini kapatma) sağlanmalı, beden ve elbise temizliğine dikkat edilmelidir. Ayrıca, namaz kılacak yerin temizliği de oldukça önemlidir. Bu şartların tamamlanmasının ardından, usulüne uygun bir abdesti almak gerekir. Abdestsiz bir şekilde kılınan namaz geçersizdir. Abdest alındıktan sonra, namaz vaktinin girmesi beklenir ve ezan okunarak cemaat toplanır.
Şafii mezhebine göre namazda niyet de büyük bir öneme sahiptir. Kalp ile niyet etmek dışında, diliyle de niyet etmek sünnettir. Niyet edildikten sonra, iftitah tekbiri adı verilen namazın başlangıç tekbiri, “Allahu Ekber” şeklinde söylenerek kılınmaya başlanır. Bu tekbir sırasında, eller omuz hizasına kadar kaldırılır ve sonrasında sağ el sol elin bileğinin üzerine yerleştirilerek bağlanır.
Namaza başlamadan önce okunması gereken dualardan birisi de, “وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذِي فَطَرَ السَّمَوَاتِ وَالْأَرْضَ حَنِيفًا مُسْلِمًا وَمَا أَنَا مِنَ الْمُشْرِكِينَ…” duasıdır. İmam olarak namaz kılan kişi bu duayı yüksek sesle okumalıdır. Şafi mezhebi bu aşamada, gizlice Euzü (şeytandan Allah’a sığınma) duası okumayı önerir.
Namazın Kılınışı
Namaza başlamanın ardından, Fatiha suresi okunur. Fatiha’nın ardından, dilediği bir zammı sure okunabilir. Şafi mezhebine göre, gece namazlarında sure aşikâr olarak okunurken, gündüz namazlarında gizlice okunması uygundur. Bu noktada, rükûya geçmek üzere eller tekrar omuz hizasına kaldırılır ve “Allahu Ekber” denerek rükûya iniş yapılır. Rükûda, en az üç defa “Sübhane Rabbiyel Azim” denirken, namazın ruhu olan saygı ve derin hüzün ile dua edilmelidir.
Rükûdan kalktıktan sonra, mümin tekrar doğrularak “Semiallahu limen hamideh. Rabbena leke’l-hamd” demelidir. Ardından, yine “Allahu Ekber” diyerek secdeye varılır. Secdeye varılırken, önce dizler yere konmalı, ardından eller ve son olarak da alnı ve burnu yere koymalıdır. Bu süreçte dikkat edilmesi gereken noktalar arasında, el parmaklarının bir arada tutulması ve erkeklerin kollarını yanlarından uzak tutarak secde etmesi yer alır. Kadınlar ise, kollarını yanlarına bitişik şekilde bulundurmalıdır.
Secdeden kalkıp oturulduğunda ise, dua edilmesi uygun görülen bir dönemdir. Onun ardından, tekrar secdeye varılır ve yine üç defa “Sübhane Rabbiyel A’lâ” denir. Bu aşamalarda, kılınan namazın her bir rekâtında ruh ile birlikte bir bağ kurulduğu unutulmamalıdır.
İkinci ve Üçüncü Rekâtlar
İkinci rekâtta Euzü ve Besmele’nin ardından Fatiha okunmakta, akabinde kelamda zammı sure okunabilir. İkinci rekât ve ardından devam eden rekâtlar, kılınan ilk rekâtlara göre biraz daha kısa olabilir. Bunun yanında, her rekâtta rükû ve secdeler aynı şekilde gerçekleştirilir.
İkinci rekâtta rükûdan kalkarken, sabah namazında bir kunut duası okunur. Kunut duası, Şafi mezhebi uygulamalarında önem arz eder. Bu duanın içeriği, Allah’a sığınma ve onun yardımını isteme biçimindedir. Namazın bu bölümünde, ekranda sunulacak dualara da dikkat edilmelidir. Benzer şekilde, dua esnasında eller duası için semaya açılmalıdır.
Namazın sonlarına gelindiğinde, oturuşlar ve dualar da gelmektedir. İlk oturuşta iftiraş (rükûdan sonra ellerin dizlerde olması) ve son oturuşta teverrük (vücudu hafif yaslama) uygulamaları yapılır. Bu aşama, namazın daha da anlam kazanması için vurgulanmıştır.
Namazın Nihayetinde Selam Verme
Namazı tamamlamadan önce, son oturuşta tahiyyat ve salât duaları okunmalıdır. Şafi mezhebi, oturuşlarda sağ elin parmaklarını yumarak, sol elin parmaklarını açık tutmayı önerir. Ayrıca, bütün namaz boyunca huşu ve tazimle Allah’a yönelmek de esas alınmalıdır. Tahiyyat ve dualar bittikten sonra, “Es-Selamü Aleyküm ve Rahmetüllah” diyerek sağa ve sonra sola selam verilir.
Namaz tamamlandığında, fert ve cemiyet üzerindeki etkileri konusunda sindirilmiş bir huzur hissetmek de önemlidir. Namaz, yalnızca bir ibadet değil, aynı zamanda bireyin ruhsal huzurunu da sağlamaktadır. Bu nedenle, kılınan her namaz sonrası yapılan zikirler, dua ve yani manevi kazanımlar göz ardı edilmemelidir.
Sonuç olarak, Şafii mezhebi çerçevesince namaz kılmak, dikkat ve saygıyla gerçekleştirilen bir ibadet şeklidir. İbadetlerimizi yerine getirirken, camiye gitmekten, cemaate sürekli olarak katılmaktan da kaçınmamalıyız. Bizleri Allah’a daha da yakınlaştıran bu ibadet, hayatımıza anlam katmaya devam edecektir.